BU SAYFADA KÖYÜMÜZDE SÖYLENEN DEYİMLER, SÖZCÜKLER VB. YAYINLANACAKTIR.
(katkılarınızı - anlamlarıyla birlikte - beklerim).
DEYİMLER:
El deliye biz akıllıya muhtacız: Başkaları çok akıllı, bizim ailemizde akıllı yok. Kasım misafiri: Çok kalan, kalkıp gitmeyen misafir. Deli değirmen döndürür, akıllı un öğütür: İş bilmeyen bir işle uğraşırken, iş bilen onun sırtından kendi işini halleder. Aç durur, kuyruğu dik tutar: Fakir olduğu halde zengin gibi görünür. Köpeğin yemezini söylemek: Karsısındaki kişiye çok kötü sözler söylemek. Bıldır ölen kır at sağ mı?: Bir şeyin bittiğini bile bile var mı diye sormak. Gücünü üzmek: Sıkmak, bunaltmak, aykırı davranmak. Burnunun doğrusuna gitmek: Kimsenin öğüdünü dinlemeden kendi bildiğini yapmak. Yorgunu yokuşa sürmek: Bir işi yapmak istemeyen bir kişiye yaptırmaya çalışmak. Ayıyı görmediğinden başını kabak sanmak: Önemli veya tehlikeli bir durumla ilk defa karşılaştığında bu durumla önceden hiç karşılaşmadığı için yeterli bilgisi olmamak, bu durumu hafife almak.
SÖZCÜKLER: Hesbeten: Kasten Cık kadar: Çok az Bıldır: Geçen sene Elet: Götür Irgatlık: Hasat zamanı Hire: Ufak, küçük Dek dur: Yaramazlık yapma, rahat dur. Kaynamak: Yaramazlık yapmak. Dam: Ahır Eysiran: Hamur kesmek için kullanılan üçgen biçiminde, saplı metal spatul. Bisleyeç: Sac üzerindeki ekmekleri çevirmek için kullanılan yassı, uzun ağaçtan yapılmış gereç. Oklayaç: Oklava Ecük: Az Samut: Sağır, dilsiz Gılcır: Fıtık Çot: Beceriksiz, elinden bir iş gelmeyen. İbi: Hindi Çalmaç: İnekten süt sağarken sütün konulduğu ağaçtan yapılmış süt kabı. Gıcı: Çam kozalağı Huçu: Fıçı Üngendire: Ucunda mudul bulunan uzun hayvan sopası. Mudul: Sopa ucuna takılan ucu sivri küçük çivi. Cız tutmak: Hayvanların göveyen tarafından ısırıldığında kuyruklarını kaldırıp kaçmaları. Göveyen: Hayvanları ısrıp rahatsız eden sinekten büyük, kanatlı bir canlı.